ÇANAKKALE’nin Ayvacık ilçesinde antik devirden bu yana kullanılan yol güzergahı, Osmanlı periyoduna ilişkin izler taşıyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sanat Tarihi Kısmı öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, “Bu yolların antik devirlerden bu yana bilhassa Roma devrinde, bölge için kıymetli bir ekonomik potansiyele sahip iç bölgelerden, kıyı bölgelere nakliye ve ulaşımı sağlayan yollar olduğunu bilsek de günümüze ulaşmış olan kalıntıların yüklü olarak Osmanlı’nın geç periyoduna ilişkin olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Ayvacık ilçesine bağlı Korubaşı köyü yakınlarında bulunan ve Roma devrinde kullanılan yol güzergahı Osmanlı periyoduna ilişkin izler taşıyor. ÇOMÜ Sanat Tarihi Kısmı öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, antik periyotlara ilişkin bu yol güzergahının Osmanlı periyodunda de etkin olarak kullanıldığını belirterek, bilhassa son periyotta gelişen teknolojilerin akabinde çağdaş yollarla birlikte bu yol güzergahının artık kullanılmadığını söyledi. Ayvacık ve köyleri başta olmak üzere Ezine ve etrafında bu yol ağıyla vakit zaman karşılaşıldığını söyleyen Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, “Özellikle de Ayvacık kırsalında bu yol ağının izleri günümüze kadar ulaşmış formda rahatlıkla görülebiliyor. Temelinde bu yol ağının Roma devrinden bu yana etkin olarak iç bölgeden, kıyı bölgelere nakliye ve ulaşımı sağlayan değerli yollar olduğunu bilsek de bu yollara ait günümüze ulaşmış olan kalıntıların yüklü olarak Osmanlı’nın geç periyoduna ilişkin olduğunu söyleyebiliriz” sözlerini kullandı.
‘KALINTILAR YAKLAŞIK 200 YILLIK’
Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, “Yüzeyde gördüğümüz ve Ayvacık kırsalındaki köyler ortasında ulaşımı sağlayan antik ulaşım sistemi çoklukla Osmanlı’nın geç periyodunda kullanım görmüş ve bu devirde ekonomik pahası yüksek olan meşe palamudu ya da çeşitli orman eserlerinin kıyı bölgelere ulaşılmasını sağlayan deve kervan yolları olarak kıymetlendirilebilir. Çünkü Osmanlı’nın geç devrinde bilhassa de iç bölgelerden kıyılara yanlışsız ağır bir nakliye, nakliyat faaliyeti var ve kırsalda izleri görülen bu yolların da bu gayeyle kullanıldığını biliyoruz. Her ne kadar bu yolların kullanımı Roma periyoduna kadar tarihlense de yüzeyde gördüğümüz Osmanlı’nın geç devrine ilişkin izler. Bunlar yaklaşık 200 yıllık kalıntılar. Bu yollar 1940-50’li yıllara kadar etkin olarak kullanılan lakin günümüzde yol aksının değişmesi sonucu yeni tekniklerle, yeni teknolojilerle daha kısa aralarda yolların yapılmasıyla artık atıl durumda kalmış ve kullanılmayan çoğunlukla da çağdaş yollardan geçerken yolun kenarında karşımıza çıkan, bizi selamlayan eski kalıntılar. Osmanlı’nın geç periyodunda faal olarak kullanılan lakin bugün kullanım dışı kalmış olan kalıntılar” diye konuştu.
